BİTKİ BAKIMI ve BİTKİ BESİN ELEMENTLERİ
Bitki Bakımı yapılırken dikkat edilmesi gereken hususlar;
-Bitkilerin Temizlenmesi
-Bitkilerin Toprak Değişimi
-Bitkilerin Saksı Değişimi
-Bitkilerin Budanması
-Bitkilerin sulanması
BİTKİ BESİN ELEMENTLERİ
1. Makro bitki besin elementleri: Bitkiler tarafında fazla tüketildikleri için makro elemenler denmektedir. Bunlar 9 tanedir. Karbon C,Hidrojen H,Oksijen O,Azot N,Fosfor P,Potasyum K,Kükürt S,Kalsiyum Ca ve Magnezyum Mg dur.
2. Mikro bitki besin elementleri: Bitkiler tarafından az tüketildikleri için mikro elementler denmektedir. Bunlar 7 tanedir. Demir Fe, Mangan Mn, Bakır Cu, Çinko Zn, Molibden Mo, Bor B ve Klor Cl dur.
3. Diğer elementler: Bitki büyümesine ve insan sağlığına faydalı olup mutlak bitki besin elementleri sınıfına dahil değildirler.Bunlar da 7 tanedir. Silisyum Si, Kobalt Co, Selenyum Se,Aluminyum Al,Vanadyum V,Nikel Ni ve Kadmiyum Cd’dır.
MİNUMUM YASASI
Liebig'in Minimum Yasası
1840 yılında Liebig tarafından ortaya konan bu kurala göre, bitkilerin büyümeleri, ihtiyaç duyduğu besin elementlerinden toprakta en az bulunanına bağlıdır. Doğal çevrede bitkiler için gerekli olan elementlerin bir bölümü (karbon, hidrojen, oksijen vb.) bol miktarda bulunduğu hal*de, topraktakilerin bazıları bitkilerin gereksinimlerini karşılayacak dü*zeyde bulunmayabilir. Örneğin bor elementi bitki gelişimi için gerekli olmakla beraber, tükendiğinde diğer gerekli elementler bulunsa bile bitki gelişimi durur. Yani bitkilerin gelişimi, topraktaki minimum besin elementiyle sınırlandırılır. Topraktaki minimum besin elementinin azot ol*duğu düşünülürse, bitki gelişiminin toprakta bulunan nitratın (NO3) miktarına bağlı olarak değiştiği görülür
İlk olarak sadece bitkiler için ortaya konan bu kural, daha sonra tüm canlılar ve tüm ekolojik faktörler için uygulanmıştır. Buna göre herhangi bir canimin gelişimi için diğer faktörler uygun olsa bile, sınırlayıcı olan en olumsuz faktördür.
1840 yılında Liebig tarafından ortaya konan bu kurala göre, bitkilerin büyümeleri, ihtiyaç duyduğu besin elementlerinden toprakta en az bulunanına bağlıdır. Doğal çevrede bitkiler için gerekli olan elementlerin bir bölümü (karbon, hidrojen, oksijen vb.) bol miktarda bulunduğu hal*de, topraktakilerin bazıları bitkilerin gereksinimlerini karşılayacak dü*zeyde bulunmayabilir. Örneğin bor elementi bitki gelişimi için gerekli olmakla beraber, tükendiğinde diğer gerekli elementler bulunsa bile bitki gelişimi durur. Yani bitkilerin gelişimi, topraktaki minimum besin elementiyle sınırlandırılır. Topraktaki minimum besin elementinin azot ol*duğu düşünülürse, bitki gelişiminin toprakta bulunan nitratın (NO3) miktarına bağlı olarak değiştiği görülür
İlk olarak sadece bitkiler için ortaya konan bu kural, daha sonra tüm canlılar ve tüm ekolojik faktörler için uygulanmıştır. Buna göre herhangi bir canimin gelişimi için diğer faktörler uygun olsa bile, sınırlayıcı olan en olumsuz faktördür.
“bir bitkinin ihtiyacı olan çeşitli besin maddelerinin topraktan emilebilecek azami miktarı, bunlardan en eksik olanın eksikliği oranında olabilir“.
Yapılan
araştırmalar, bitkilerin 16 bitki besin elementine mutlak ihtiyaç duyduklarını
göstermektedir. Bitki besin maddeleri Makro besinler ve mikro besinler şeklinde
iki gruba ayrılabilir. Makro besin maddeleri olarak tanımlanan karbon (C),
hidrojen (H), oksijen (O), azot (N), fosfor (P), kükürt (S), potasyum (K),
kalsiyum (Ca) ve magnezyum (Mg) elementlerine bitkiler daha fazla gereksinim
duyarlar ve bitki bünyesinde bu besin maddeleri fazla miktarda bulunur. Mikro
besin maddeleri olarak tanımlanan demir (Fe), mangan (Mn), bakır (Cu), çinko
(Zn), molibden (Mo), bor (B) ve klor (Cl) elementlerine ise bitkilerin ihtiyacı
azdır ve bitki bünyesinde az miktarlarda bulunurlar.
Karbon, hidrojen ve oksijen genel olarak bitkiye karbondioksit ve sudan sağlanır. Ortamda yeterli miktarda bulunmalarından dolayı gübreleme programlarında yer almazlar. Gübreleme programlarında kullanılan üç temel besin elementi ise azot, fosfor ve potasyum olup yüksek miktarlarda kullanılırlar. Akılda kalması açısından basit anlamda ve pratik olarak azot = DAL, fosfor = DÖL, potasyum = BAL olarak nitelendirilmektedir. Yani, azot yeşil aksamın gelişmesinde, fosfor çiçek ve polen oluşumu ile döllenmede, potasyum meyve kalitesi, rengi ve tadı gibi faktörlerde etkili olmaktadır.
Karbon, hidrojen ve oksijen genel olarak bitkiye karbondioksit ve sudan sağlanır. Ortamda yeterli miktarda bulunmalarından dolayı gübreleme programlarında yer almazlar. Gübreleme programlarında kullanılan üç temel besin elementi ise azot, fosfor ve potasyum olup yüksek miktarlarda kullanılırlar. Akılda kalması açısından basit anlamda ve pratik olarak azot = DAL, fosfor = DÖL, potasyum = BAL olarak nitelendirilmektedir. Yani, azot yeşil aksamın gelişmesinde, fosfor çiçek ve polen oluşumu ile döllenmede, potasyum meyve kalitesi, rengi ve tadı gibi faktörlerde etkili olmaktadır.
Bitki
ihtiyaç duyduğu besinleri, ihtiyaç duyduğu miktarda aldığı sürece gelişimine
devam eder. Yani bitkinin büyümesi besin elementlerinin alımı ile
sınırlandırılır. Bu nedenle bitkilerin sağlıklı bir şekilde gelişebilmesi için
uygun miktar ve formülasyonlardaki besin elementlerinin gübrelerle birlikte
gerek topraktan gerektiği durumlarda da yapraktan verilerek kullanılması
gereklidir.
AZOT
Azot, bitkilerde yaprak ve gövde oluşumunu teşvik eder. Bitki bünyesindeki önemli fizyolojik fonksiyonları, ürün miktarını ve ürün kalitesini etkiler. Bitkilerde proteinin ana maddesi olup güneş enerjisini bitki için yarayışlı enerji haline dönüştüren klorofil maddesinin temel yapı taşıdır. Bitki yeşil aksamının gelişme döneminde fazla miktarda azot kullanır.
FOSFOR
Fosfor, bitkilerde özellikle çiçeklenme, kök gelişimi, tohum ve meyve oluşumunda önemli rol oynamaktadır. Bitki metabolizmasında enerji transferinde büyük rol almakta, şeker ve nişasta gibi maddelerin oluşumunda etkili olmaktadır. Bitkilerde yeni hücrelerin oluşması, dokuların büyümesi ve bitki bünyesindeki bazı organik bileşiklerin oluşumunda rol oynamaktadır.
POTASYUM
Potasyum, ürünün kalitesini arttırır, meyvenin tat, aroma ve renk yönünden gelişmesine katkıda bulunur. Potasyumun en önemli fonksiyonlarından biriside bitkinin su dengesini düzenlemesidir. Bu nedenle potasyum eksikliği bitkilerin susuzluğa karşı dirençlerinin azalmasına neden olmaktadır. Kök gelişimini teşvik eder, hastalık ve susuzluğa dayanıklılığı arttırır. Bitkide protein, şeker ve yağ oluşumuna katkıda bulunur.
KALSİYUM
Kalsiyum bitkide hücre duvarlarını güçlendirir ve dolayısıyla çevresel strese karşı bitkinin direncini artırır. Kök gelişimi için gereklidir, hücre bölünmesi ve hücrelerin büyümesine yardımcı olur. Eksikliği durumunda kök sistemi çok zayıflar, gelişme çok zayıflar veya tamamen durur, meyveler yumuşar, dayanıklılıkları azalır.
MAGNEZYUM
Klorofilin yapısında yer alır ve bu nedenle bitkide fotosentez için çok önemlidir. Bu nedenle, eksikliği sonucunda bitkilerde gelişme zayıflar, tohum ve meyve oluşumu zayıflar, meyve dökülmesi fazlalaşır. Ayrıca, bitkide şeker, yağ ve nişasta oluşumuna katkıda bulunur.
KÜKÜRT
Kükürt, bitki bünyesindeki çeşitli fonksiyonlarından dolayı ürün miktarını ve ürünün kalitesini etkiler. Bitkilerde protein, enzimler ve vitaminlerin işlevlerine yardımcı olur. PH’sı yüksek topraklarda pH’yı düşürmede etkili olur.
DEMİR
Demir bitkilerde klorofil oluşumu için mutlak gereklidir. Fotosenteze, protein ve karbonhidrat oluşumuna, solunuma ve çoğu enzimin faaliyetine yardımcı olur. Kireç oranı yüksek topraklarda bitki tarafından alımı zorlaşır. Eksikliğinde gelişme geriler, kalite ve verim azalır.
ÇİNKO
Çinko bitkilerde klorofil oluşumu ve gelişmeyi teşvik eden hormonların faaliyetleri için gereklidir. Suyun bitkiye alınımı ve kullanımında görev alır. Fazla miktarlarda yapılan fosforlu gübreleme, potasyumu yüksek topraklar ve kireçli topraklar çinko noksanlığına neden olmaktadır. Noksanlığı durumunda bitki gelişiminde gerileme, yaprak boyunda azalma ve şeklinde bozulma, meyve boyu ve gelişiminde azalmalar görülür.
BAKIR
Bakır, bitkilerde klorofil üretimi için gereklidir ve fotosenteze yardımcı olur. Bitkide su hareketinin dengelenmesine yardımcı olmaktadır ve tohum üretimi için gereklidir. Eksikliği durumunda gelişme ve verim azalmaktadır.
MANGAN
Demir ile birlikte klorofil oluşumuna yardım eder. Bu nedenle fotosentez için gereklidir. Bitkilerde çeşitli enzimlerin işleyişinde etkilidir ve aynı zamanda protein ve karbonhidrat oluşumunda rol oynar. Bitki gelişmesine yardımcı olmak için bakır, demir ve çinko ile kombinasyonlar oluşturur.
BOR
Bor çiçek ve meyve tutumu ile oluşumuna katkıda bulunur, polenlerin varlığını sürdürmelerini sağlar. Hücre zarlarının dayanıklılığını artırarak bitkilere direnç kazandırır. Noksanlığı durumunda çiçeklenme, tohum ve meyve tutumu azalırken büyüme noktalarında ölümler görülmektedir.
MOLİBDEN
Azotun bitkiler tarafından alımı ve kullanımında etkilidir. Demir ve fosforun kullanılmasında rol oynamaktadır. Noksanlığında toprak kaynaklı hastalıklar bitkide daha kolay ilerler, çiçekler solar, bitki boysuzlaşır. Bitkide C vitamini oluşumu engellenir, klorofil miktarında azalma ve dolayısıyla gelişme çok zayıflar.
KLOR
Kökler vasıtasıyla bitkinin oksijen alımını kolaylaştırması, toprak üstü yeşil aksamının ve kök gelişiminin sağlanması, azot alımının uygunlaştırılması en önemli özellikleridir.
Azot, bitkilerde yaprak ve gövde oluşumunu teşvik eder. Bitki bünyesindeki önemli fizyolojik fonksiyonları, ürün miktarını ve ürün kalitesini etkiler. Bitkilerde proteinin ana maddesi olup güneş enerjisini bitki için yarayışlı enerji haline dönüştüren klorofil maddesinin temel yapı taşıdır. Bitki yeşil aksamının gelişme döneminde fazla miktarda azot kullanır.
FOSFOR
Fosfor, bitkilerde özellikle çiçeklenme, kök gelişimi, tohum ve meyve oluşumunda önemli rol oynamaktadır. Bitki metabolizmasında enerji transferinde büyük rol almakta, şeker ve nişasta gibi maddelerin oluşumunda etkili olmaktadır. Bitkilerde yeni hücrelerin oluşması, dokuların büyümesi ve bitki bünyesindeki bazı organik bileşiklerin oluşumunda rol oynamaktadır.
POTASYUM
Potasyum, ürünün kalitesini arttırır, meyvenin tat, aroma ve renk yönünden gelişmesine katkıda bulunur. Potasyumun en önemli fonksiyonlarından biriside bitkinin su dengesini düzenlemesidir. Bu nedenle potasyum eksikliği bitkilerin susuzluğa karşı dirençlerinin azalmasına neden olmaktadır. Kök gelişimini teşvik eder, hastalık ve susuzluğa dayanıklılığı arttırır. Bitkide protein, şeker ve yağ oluşumuna katkıda bulunur.
KALSİYUM
Kalsiyum bitkide hücre duvarlarını güçlendirir ve dolayısıyla çevresel strese karşı bitkinin direncini artırır. Kök gelişimi için gereklidir, hücre bölünmesi ve hücrelerin büyümesine yardımcı olur. Eksikliği durumunda kök sistemi çok zayıflar, gelişme çok zayıflar veya tamamen durur, meyveler yumuşar, dayanıklılıkları azalır.
MAGNEZYUM
Klorofilin yapısında yer alır ve bu nedenle bitkide fotosentez için çok önemlidir. Bu nedenle, eksikliği sonucunda bitkilerde gelişme zayıflar, tohum ve meyve oluşumu zayıflar, meyve dökülmesi fazlalaşır. Ayrıca, bitkide şeker, yağ ve nişasta oluşumuna katkıda bulunur.
KÜKÜRT
Kükürt, bitki bünyesindeki çeşitli fonksiyonlarından dolayı ürün miktarını ve ürünün kalitesini etkiler. Bitkilerde protein, enzimler ve vitaminlerin işlevlerine yardımcı olur. PH’sı yüksek topraklarda pH’yı düşürmede etkili olur.
DEMİR
Demir bitkilerde klorofil oluşumu için mutlak gereklidir. Fotosenteze, protein ve karbonhidrat oluşumuna, solunuma ve çoğu enzimin faaliyetine yardımcı olur. Kireç oranı yüksek topraklarda bitki tarafından alımı zorlaşır. Eksikliğinde gelişme geriler, kalite ve verim azalır.
ÇİNKO
Çinko bitkilerde klorofil oluşumu ve gelişmeyi teşvik eden hormonların faaliyetleri için gereklidir. Suyun bitkiye alınımı ve kullanımında görev alır. Fazla miktarlarda yapılan fosforlu gübreleme, potasyumu yüksek topraklar ve kireçli topraklar çinko noksanlığına neden olmaktadır. Noksanlığı durumunda bitki gelişiminde gerileme, yaprak boyunda azalma ve şeklinde bozulma, meyve boyu ve gelişiminde azalmalar görülür.
BAKIR
Bakır, bitkilerde klorofil üretimi için gereklidir ve fotosenteze yardımcı olur. Bitkide su hareketinin dengelenmesine yardımcı olmaktadır ve tohum üretimi için gereklidir. Eksikliği durumunda gelişme ve verim azalmaktadır.
MANGAN
Demir ile birlikte klorofil oluşumuna yardım eder. Bu nedenle fotosentez için gereklidir. Bitkilerde çeşitli enzimlerin işleyişinde etkilidir ve aynı zamanda protein ve karbonhidrat oluşumunda rol oynar. Bitki gelişmesine yardımcı olmak için bakır, demir ve çinko ile kombinasyonlar oluşturur.
BOR
Bor çiçek ve meyve tutumu ile oluşumuna katkıda bulunur, polenlerin varlığını sürdürmelerini sağlar. Hücre zarlarının dayanıklılığını artırarak bitkilere direnç kazandırır. Noksanlığı durumunda çiçeklenme, tohum ve meyve tutumu azalırken büyüme noktalarında ölümler görülmektedir.
MOLİBDEN
Azotun bitkiler tarafından alımı ve kullanımında etkilidir. Demir ve fosforun kullanılmasında rol oynamaktadır. Noksanlığında toprak kaynaklı hastalıklar bitkide daha kolay ilerler, çiçekler solar, bitki boysuzlaşır. Bitkide C vitamini oluşumu engellenir, klorofil miktarında azalma ve dolayısıyla gelişme çok zayıflar.
KLOR
Kökler vasıtasıyla bitkinin oksijen alımını kolaylaştırması, toprak üstü yeşil aksamının ve kök gelişiminin sağlanması, azot alımının uygunlaştırılması en önemli özellikleridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder